Ramiz TAYFUR

Sans-serif

Aa

Serif

Aa

Font büyüklüğü

+ -

Satır yüksekliği

+ -
Gündüz
Gece
Gün Batımı

Darbeye Hayır!

Öncelikle tüm milletimize ve memleketimize geçmiş olsun.

Günlerdir sokaktaki nöbetimizden ve hayatın temposundan darbe hakkında içimden yazı yazmak geçiyordu ancak yazamıyordum. Boşluk bulmuşken bende darbenin öncesi ve sonrasında yaşadıklarımdan, duygularımdan bahsetmek isterim.

Ülkemiz 15 temmuz gecesi o elim hadiseyi uzun yıllar sonra bir kez daha yaşadı. Öylesine öfkeliyim ve öylesine üzgünüm ki bu iki ruh hali yalnızca bende yok bu aralar. Cuma gecesi bu memleket bir kez daha askeri darbe ile tehdit edildi. Gerçekleştirilen bu darbe girişiminde büyük adımlarla demokrasiye koşarak sahip çıktık ve bir ilk yaşandı çok şükür, ilk kez millet olarak darbenin karşısında durduk.

Cuma gecesi enteresan bir geceydi. İyi sakinde bir gündü aslında. O gece saat 9:30 gibi memlekete gidecek olan ailemi otogara bırakmıştım. Otogara bıraktıktan sonra eve dönüş yolunda trafik tıkandı. Yavaş yavaş ilerlerken önümüzde iki tank vardı saat 10:30 sıralarında. Bu tankların karayollarında çalıştırılarak yürütülmesinde bir iş vardı dedim kendi kendime de kabul edemedim bir yandan da darbeyi.

Saat 11:00 kadar televizyonlar normal seyrinde gidiyordu. Vurup kafayı yatayım dedim birşey yok çok şükür düşüncesi geçerken aklımdan telefona bir bildirim geldi ve ayaklandım. Bir cahil sürüsünün hunharca katliam yaptığına şahit oldum bu mübarek gecede. Saat 12’ye doğru havalimanı yolundaydık. Tanklar milletin üzerine sürülüyordu. Yol boyu 3 tank ele geçirmişti millet. Birinede biz yetiştik. Milleti tankın üzerinden atmak için hareket edip duruyordu Allahın belası hainler. Çok şükür böyle birşey olmadı ve yol alamadılar.

O gece orada bulunan atleti ile tişörtü ile tankların egzozunu havalandırma deliklerini tıkayan o güzel insanlara öylesine bağlandım ki, benim kardeşim bunlar dedim kendi kendime. Bu vatanın böyle birlik olmak için böyle günlere ihtiyaç olması beni kahretsede, Elhamdulillah en azından kötü günümüzde böyle kenetlenmemiz bile beni duygulandırdı.

Bu milletin gücünden tüm dünyanın korkması gerektiğine inanıyorum. Dini meshebi ne olursa olsun, bu vatan toprağında büyüyen, bu toprakların kültürünü kendine aşılamış her insan evladında, Çanakkale’deki o asil ruh var. Bu asil ruha sahip olduğumuz sürecede, bizi kimse yıldıramaz, yıkamaz.

Hain köpeklerin şehit ettiği yüzlerce vatandaşımız var ne yazık ki. Rabbim herkese nasip etmez şehadet şerbetinden içmeyi ancak kendi evladındanda kurşun yiyeceklerini düşünmemişlerdir. Rabbim şehit olan polisimize, vatandaşlarımıza ve demokrasinin yanında yer alan askerlerimize rahmet eylesin. Gerideki ailelerine, akrabalarına, çocuklarına sabır versin. Rabbim tekrar böyle bir acı ile bu memleketi sınamasın inşAllah. Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Kendinize çok iyi bakın. Nöbetlerinizide aksatmayın, Selametle…

Haksızlığa uğratılarak kendilerine savaş açılan kimselerin karşı koyup savaşmasına izin verilmiştir. Allah onlara yardım etmeye elbette kadirdir.

– Hacc Sûresi – 39. Ayet

Hani kafirler seni tutuklamak veya öldürmek, ya da (Mekke’den) çıkarmak için tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kuruyorlar. Allah da tuzak kuruyordu. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.

– Enfâl Sûresi – 30. Ayet

1 Yorum

  • Ososyal
    23 Ekim 2016 at 13:00

    Blogunuzu uzun süredir takip ediyoruz, başarılısınız. Sizde sitemizi ziyaret edip bir makaleye yorum atarsanız çok mutlu oluruz, başarılar dilerim 🙂

Bir yanıt yazın


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.