Blog Yazarlarını Tanıma [Mim]
Uzun zamandır bir mim yazısı yazmıyordum. Hoş ben dahil kaç tane düzenli yazı yazan blogger kaldı ki mim yazısı yazalım! Yazmaya ve yazarak özgürleşmeye çok ihtiyacımız var. Blog yazmaya başladığımdan beri bir konu aklıma geldiğinde yazmayıp ertelediğim her zaman dilimi benim için vicdan azabına dönüşüyor. Şuraya bir iz bırakmak samimi hislerini paylaşmak ya da bir konu hakkında fayda sağlamak bizim elimizde ama hep Procrastination‘ın suçu! Birde Ahsen Dua’mın tabi. Malum yaklaşık 19 aylık bir kızım var. Hayatımı olumlu anlamda etkilesede bloguma zaman ayıramamama sebep oluyor. Ya da bunun arkasına sığınıyorum bilemedim. Neyse çok uzattım konumuza geri dönelim. Mim konusu Blogcu Sultan tarafından başlatılmış. Çağrı yani Suskumru‘da blogunda bu mime yer verince bende blogumda bu mime yer vermeye karar verdim. Hadi sosyalleşelim biraz ve sorularımıza geçelim!
İçindekiler
Nereliyim?
Bayburtluyum. Ancak doğma büyüme İstanbul’luyum.
Burcum nedir?
Aslan burcuyum. Bana dahi itici gelen özelliklerini taşımıyorum, bunun dışında birçok özellikleri taşıyorum. Burçların yorumlanması her zaman ilginç gelmiştir ama insan karakterini yorumlarken, bazı özelliklerinin doğru ifadelerle belirtilmeside güzel oluyor.
Bloglarda en çok ilginizi çeken şeyler ?
Liste içerikler çok ilgimi çekiyor. Görsele olan zaafım hiçbir zaman bitmeyecek bu yüzden tasarıma dair bloglardaki içerikler yorumlar beni hep cezbetmiştir. Ağırlıklı olarak psikoloji, tarih, kişisel gelişim, pazarlama, e-ticaret ve kişisel kategorilerdeki içerikleri okuyorum.
En sevdiğiniz mevsim ?
Kış mevsimini çok seviyorum. Yağmurun getirdiği toprak kokusunu hissetmek bana keyif veriyor. Kış aylarına soğuk havalara olan ilgim askerde başlamıştı. Çetin şartlar gördüğüm için İstanbul’un kışı, soğuğu soğuk gelmiyor artık bana.
Yabancı dil bilgim ?
Orta direk bir ingilizce var. Telaffuzu dizilerle geliştiren ben kelimeleri ve konuşma dilini geliştirmek için çaba sarf etmemekle her geçen gün zaman kaybediyor, birde vicdan yapıyorum. Hadi inkar etmeyin bu konuda benim gibi çok insan var aramızda.
Boş zamanlarımı nasıl değerlendiriyorum?
Yoğun bir iş hayatım var. Özel sektörde çalışmakla birlikte birde outsource destek verdiğim tasarım ve e-ticaret projeleri, sürekli danışmanlık hizmeti verdiğim işler var. Bunlar sosyalleşmeye tabi ki bahane değil! Evlendiğimden beri oldukça hareketsiz bir yaşamım vardı. Tabi ki bunu işten kalan zamanlarda evde oturan bir adam portresi çizmiş bir şekilde ifade etmiyorum. Bana kalan vakitlerimde eşimle gezen ara ara şehir dışına çıkan biriyim. Ancak uzun süre Fitness yapmış ve yaklaşık 6 yıldır bırakmış biri olarak hareketsiz olduğumu belirtmek istiyorum. 2017 Aralık ayında kendim için bir farkındalığa giderek spora başladım. Aralık ayından bu yana oldukça yoğun antrenman programları ile spor yapıyorum. 113 kilo ile spora başladım ve şu sıralar 103 kilo civarındayım. Bunun dışında kendim için tasarım işleri çıkarıyor tasarım yapıyorum. Kitap okuyorum, gitar çalıyorum, kızımla ve eşimle vakit geçiriyorum, bulunduğum e-ticaret ve pazarlama sektöründeki yenilikleri takip etmeye çalışıyor içerikler okuyorum, 5 vakit bize farz olan ve her nefis gibi tam anlamıyla vazifemi yerine getiremediğim namazımı kılmaya çalışıyorum. Kişisel gelişim anlamındada birçok yenilik üzerinde çalışıyor odak noktamı kaybettiğim an erteliyorum. Ancak ideallerimin peşinden koşuyor ve var gücümle bize emredildiği gibi okuyorum, çalışıyorum.
En son okuduğum kitap ?
Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna kitabını okudum. Okuduktan sonrada şimdiye kadar okumadığıma pişman oldum. Ah Raif efendinin yaşadıkları yokmu… Gerçekten okunulması gereken güzel bir eser. Şimdilerde ise Salih Seçkin Sevinç’in Herşeyin Başı Blog isimli kitabını okuyorum.
Hayatımda pişman olduğum birşey oldumu?
Hayatıma giren ve girmesi ile uzun süre barınmayı becerememiş insanlara sunduğum iyi niyet ve insanlığın bazen bende pişmanlığa sebep olduğunu düşünüyorum. Bu bir lütufmuş gibi anlatmak istemiyorum ama insanların nankörlüğü ve çıkar ilişkileri benim dahada tecrübe sahibi olmama neden oluyor buda olumlu bir gelişme tabi ki. Gerçi herkes karakterinin gereğini yapıyor bu hayatta. Bunun dışında söyleyebileceğim tek şey hiçbir zaman aldığım kararlardan ve yaşadıklarımdan pişman olmadığımdır. Çok şükür.
Hangi takımı tutuyorum?
Fenerbahçe’yi tutuyorum ve bundan gurur duyuyorum. Şimdi Türkiye’de başka takımmı var diye goy goy yapacağımda 8taş vb. takımları tutanlarla polemiğe girmek istemiyorum :P. Bu arada Başakşehir bugün yenilerek zirveyi bize bıraktığını düşünüyorum. İnşAllah kalan haftalardada gerekli üstünlüğü sağlarız.
Çantamdan eksik etmediğim şeyler?
Tablet, Ajanda, kalem, kulaklık, cüzdan, araç ruhsatı, harici harddisk, kitap, şarj aleti ya da duruma göre powerbank, elektronik sigara, likit.
En sevdiğim içecek?
Su, yeşil çay, filtre kahve ve Türk kahvesi. Gazlı içecek olarak arada soda içerim.
Blogumdan para kazanıyor muyum?
Evet blogumdan para kazanıyorum. Bu blogunda bazı masrafları var ne yazık ki.